Yaklaşık altı yıldır, fırsat buldukça öğrendiklerim, merak ettiklerim üzerinden gerek fizik konusunda gerek genel olarak çeşitli bilim alanları hakkında yazdığım Gök Günce'nin ardından, yakın zamanda fizikte yüksek lisansa başlamış olmamla birlikte aldığım dersler ve kendi çalışmalarım dahilinde astronomiden ziyade daha çok teorik fizik ve matematiğe dair konularda yazma isteğim doğrultusunda yeni bir blog tutma isteği oluştu. Bloğun başlığında az çok hissetirmeye çalıştığım, ilerleyen zamanlarda birçok yazının da muhtemelen ana konseptini oluşturacak, daha çok çalışırken 'Vay canına! Demek o aslında böyleymiş...' hallerim üzerinden nispeten fizik/matematik üzerine teknik yazılar ön planda olacak. Bu durum eminim lisanstan yüksek lisans/doktora sürecine geçmiş herkesin az çok yaşadığı, ve her seferinde (en azından benim) 'Bunu bana en başında anlatırlarken nasıl olur da böyle olduğundan bahsetmezler?' teması üzerinden ilerliyor olacak.
Neden bahsetmediklerine dair kesin olmamakla birlikte birkaç tahminim var elbette ama bu konudaki 'tepkili' duruşumu ilerleyen yazılara saklıyorum; ama listenin üstlerinde, anlatan kişinin bu konuyu öğretmek/kavratmak adına üzerinde bir sorumluluk hissetmemesinden, anlatanın konuyu kendisinin dahi kavrayamamış olmasına kadar epey geniş bir tayfta problemlerin olduğunu düşünüyorum.
Amacım bu duruma çare olmak falan değil; kendi okuduğum/izlediğim/öğrendiğim şeyler üzerinden kişisel 'aydınlanmalarımı', kendi sözlerimle ifade edip aktarabilmek.. Becerebilirsek ne ala..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder